Kamu kurum ve kuruluşlarında; işçilerin memurların başına amir olarak görevlendirilmesi yaygın uygulama haline gelmiştir. Bu durum, kamu hizmetlerinin yürütülmesinde çalışma barışı bozmakta ve sorunlara neden olmaktadır.
İstanbul İl kültür ve Turizm Müdürlüğüne bağlı müzede; işçi statüsündeki koruma ve güvenlik görevlisinin memurların başına amir olarak görevlendirilmesi üzerine sendikamız tarafından açılan davada söz konusu görevlendirme işlemi; “dava konusu işlemi tesis eden müze müdürünün, müdürü olduğu kurumun teşkilat yapısını düzenleyen mevzuatla ihdas edilmeyen ve teşkilat içerisine mevzuatla konumlandırılmayan bir unvan ve bu unvana göre iş bölümü yaratıp, söz konusu unvana bir kişiyi layık göremeyeceği, zira müze müdürünün koordinasyon ve iş bölümü yapma görev ve yükümlülüğünün, makamı böyle bir yetkiyle donatmadığı açıktır, “ gerekçesiyle iptal edilmiştir.
CUMHURBAŞKANLIĞI PERSONE PRENSİPLER GENEL MÜDÜRLÜĞÜ SON NOKTAYI KOYDU.
Yüksek Öğretim Kurulu’nun konuyla ilgili görüş istemli yazısına, Cumhurbaşkanlığı Personel Prensipler Genel Müdürlüğünce verilen cevapta; Anayasanın 128 inci maddesinde, ” Devletin, kamu iktisadi teşebbüsleri ve diğer kamu tüzelkişilerinin genel idare esaslarına göre yürütmekle yükümlü oldukları kamu hizmetlerinin gerektirdiği asli ve sürekli görevler, memurlar ve diğer kamu görevlileri eliyle görülür.
Memurların ve diğer kamu görevlilerinin nitelikleri, atanmaları, görev ve yetkileri, hakları ve yükümlülükleri, aylık ve ödenekleri ve diğer özlük işleri kanunla düzenlenir.” alınarak kamu hizmetlerinin gerektirdiği asli ve sürekli görevlerin memur ve diğer kamu görevlileri eliyle görüleceği ve bunların nitelikleri, atanmaları, görev ve yetkilerini, hakları ve yükümlülükleri, aylık ve ödenekleri ve diğer özlük işlerinin kanunla düzenleneceği ifade edilmiştir.
Bununla birlikte, Anayasanın 53’üncü maddesinin; birinci fıkrasında, ” İşçiler ve işverenler, karşılıklı olarak ekonomik ve sosyal durumlarını ve çalışma şartlarını düzenlemek amacıyla toplu iş sözleşmesi yapma hakkına sahiptirler. ” hükmüne, beşinci fıkrasında, “Memurlar ve diğer kamu görevlileri, toplu sözleşme yapma hakkına sahiptirler.” hükmüne, yer verilmiştir. Buna göre, kamu idarelerinde istihdam edilen memurlar ve diğer kamu görevlileri ile işçi statüsünde istihdam edilen personelin ayrı ayrı düzenlendiği anlaşılmakta olup işçi statüsündeki personelin diğer kamu görevlileri arasında sayılmasına imkân bulunmadığı değerlendirilmektedir.
Bu cihetle, kamu hizmetlerinin gerektirdiği asli ve sürekli görevlerin memur ve diğer kamu görevlileri eliyle görülmesi gerektiği, Devlet memurlarının ödev ve sorumlulukları, hak ve yükümlülükleri ile ilgili temel ilkelerin 657 sayılı Kanunla düzenlendiği, söz konusu Kanunda memur ve amir arasında hiyerarşi bulunduğu, bahse konu hiyerarşide amir yetkisini haiz olan kadroların yine aynı Kanun kapsamında ihdas edilebileceği, işçi statüsünde istihdam edilen personelin memur kadrolarına vekalet etmesine imkân bulunmadığı değerlendirilmektedir.” denilmek suretiyle son noktayı koymuştur.
Söz konusu görüş yazısı tüm kamu kurum ve kuruluşlarını bağlayıcı olup, kurumların buna göre işlem yapması gerekmektedir.
Kamu Çalışanları Hak Sendikaları Konfederasyonu olarak konuyu yakından takip ediyoruz.